Bu yemek benim de yazları çok sık yaptığım bir yemek. Annemde yazlıkta misafirlerin geleceği birgün bu yemeği yapmıştı. Ben de fırsat bu fırsat deyip fotoğrafını çektim. Misafirler geleceği için annem yağını biraz çok koymuştu. Siz yemeğin yağını istediğiniz gibi ayarlarsınız. Ben yemeğin tarifini kendi yaptığım şekilde veriyorum. Fotoğraf annemden, tarif benden...
Konu kabaktan açılmışken, bugün gazetede okuduğum hormonlu sebzelerle ilgili bir yazıdan bahsetmek istiyorum. Kabağa atılan ilaçların yarılanma ömrü ortalama 14 günmüş. Ama kabak çok hızlı büyüyen bir sebze olduğu için üreticiler kabağı üçüncü, dördüncü gününde topluyorlarmış. Bizde satın alırken küçük kabakları seçerek, kullanılan ilaç yarılanma ömrünü doldurmadan midemize girmiş olmasını sağlıyoruz. Bu nedenle marketlerde yada pazarlara, küçük olanları değil, en büyüklerini, mümkünse 25-30 santim olanları almaya çalışmalıyız.
Yazıda patlıcanlardan da bahsediyordu. Patlıcanlara atılan ilaç da, hücre içindeki sıvının kabuğa doğru çıkmasına neden olup, patlıcana parlak bir görünüm kazandırıyormuş. Patlıcan alırken de mümkün olduğu kadar mat olanları seçmeliyiz.
Artık tarife geçiyorum...
Malzemeler:
1 kg.kabak
4-5 domates
1 kuru soğan
2-3 diş sarımsak
2 ç.k.zeytinyağı
Tuz
Dereotu
Yapılışı:
Ben bu yemeği düdüklü tencerede pişiriyorum. İşten eve geldikten sonra genellikle zaman sorunum olduğu için genellikle bütün yemekleri düdüklüde pişirmeye çalışıyorum. Soğanı küp küp doğrayıp yada rondodan geçirip, düdüklü tenceye koyuyorum. Üzerine kabuğu soyulup, rendelenmiş domates, küçük küçük doğranmış sarımsak ve kabuğu soyulup uzun uzun kesilmiş kabakları ekliyorum. Zeytinyağını ve tuzu da üzerine döküyorum. Eğer domatesler suluysa ayrıca su eklemeye gerek kalmıyor. Düdüklünün vitamin ayarında pişirdiğim için, 5 dakikaya ayarlıyorum. Kabağı tencereden başka bir kaba boşaltmak için iyice soğumasını bekleyin yoksa bölünüyorlar. Üzerini dereotuyla süsledikten sonra servis yapabilirsiniz. Afiyet olsun...
